25 Mart 2008

HADİ BANA EN MİLİTAN KELİMELERİNLE SALDIR


dağ gibi bir ihanetten düştüm

bu kendime son gelişim
ölümbaz öpüşler kusuyorum ceplerime
kendimi suçüstü yakalıyorum
ve kentsizliğimin isimsizliğini
araz´a uyak düşüyorum
gözlerime senden düşler sürüyorum
sonra bir durağa yaslanıyorum
sonra bir kente
ve sen gidiyorsun
ben kanıyorum
diyorlar ki "kendini dinleme hiçbir şey söylemiyorsun
"oysa "gel" desen gelirdim biliyorsun
yorgun haliç´e biraz inat
biraz ihanet bırakıyorum
ellerinden bir tedirginliği bir tehdidi avuçluyorum
aklıma düşüyorsun
düşüyorum
düşünce
üşüyorum
azgın hüzünlerle körlüğüme göçüyorum
ayrılığın saati kaç geçiyor bilmiyorum
yalanlarımla bir hiçlikteyim
beni içinden kaç



ağzımdaki uykudan öpmüyorsun nicedir


nerde kimi üşüyorsun


artık kendini yakan bir ateşim


kendimize birbirimizden düşler yapamıyoruz

şimdi boş duraklara yaslanıyorum

boş kentlere

oysa "gel" desen gelecektim

gün düşlerime dönüşlerimde

bakışın içiyor beni gözlerimden

gövdemi düşürüyorum güz yavrusu duraklara

uzaklığına uzanıyorum

sevdiğin sonbahar geçiyor üstümden

ama artık hiçbir göğü içmiyorsun dudaklarımdan

yıkılıyorum şarkılara"kimseler biliyor"yalnızlık dostumdu

şimdi korkum oluyor

oysa "gel" desen gelecektim

artık her şey kımıltısız bir geceye dönüşüyorgüz artığı saçlarımda oynaşan sensizlik

göz karana yenik düşüyor en korkak yanlarımdan

kendimi yitirdikçe sana gidiyorum

göbek çukurumda sobelere karanlık uyutuyorum

düş satıcısı ispiyoncu bir ihtiyarın insafına kalıyorum

uysal yalnızlıklar satın alıyorum

gülüşümle ödeyerekve içimde yalancı bir katil taşıyorum

yeni utançlar biriktiriyorum eski günahlarıma

cüzamlı ruhlar cehennemine gidiyorum ben

kirli sözlerimi temize çekme





avlunda bıraktığım az kullanılmış intiharları deniyorum


ne vakit nikotinli ellerinden yola çıksam


susuşuna kan döküyor gözlerim


sen gözüne çiğ kaçtı sanıyorsun


oysa bilmelisin araz´ım


kimsenin içi görünmez


ve hiç bulamadıklarını


asla yitiremezsin


bak şimdi aramızda sessiz kalıyor


söylenecek bütün sözler


her sabah akşam oluyorsun


alnından ellerine damlıyorsun


yüzündeki yağmurla iniyorsun kente


içine dert oluyorsun kentin


dışına yağmur


yüreğinde dağılıyor kristal şehirler


duvarların kan öksürüyor










beni bir durağa yaslıyorsun




beni bir kentegidiyorsun




oysa "gel" desen gelecektim



susmak en inatçısı olmaktır yalnızlığın



en susmakta neydi öylesen en dinlerken



biliyorum araz´ıminsan kendini bulmamalı, hep aramalı



gittiğin yerden başlıyorum öyleyse



gece cinnetlerimi de alıp yanıma



denize bakmayı bilmeyenlerbir gün mutlaka boğulur



işte bundandır gözlerinden kaçışlarım



siz hiç yar saçının bir telinden kendinize gurbet yaptınız mı



ben şimdi gurbetim



içimde taşıyorum



heba olsa da senlerce yılım



oysa "gel" desen gelecektim



ömrümden düşürdüğüm sol anahtarlarına takılıyorum hep



ve hayat yüklü kamyonlar geçiyor üstümden



şairler ölüdür derler



inanmıyorum



en karanlık ceketimi giyiyordum



ışığa kördüm çünkü



şimdi ise güneşe ilerliyorum



dirilmek için



kimliği paslanıyor eski bir anarşistin



gecenin kör gözünden utanıyorum








gizlilikten ölmek üzere olan bir akrep sızıyor içime




can kaybından ölüyorum




cenazemde namaz kılacağımzan altındayım




yalanıma inanıyorum




yorgun söylentiler kanıyor solgun yaralarımdan




kırılır mı bilmem hüznümde taşıdığım kinim kendime





üstü kalsın ihanetimin




"gel" desen gelecektim




yine bir tren geçiyor içimden




sen kesiliyorum gülüşümün karşılığı




saçların bir rüzgarın öyküsünü taşıyor




görmüyorum söylemiyorsun kırılıyorum




hiçliğimin etleri yolunuyor şizofrenik bir gecede




sana bir öykü çıkarıyorum ağzımdan




süsle beni ey aşk




geçtiğin yerleri öpüyorum




yarısı yanık bir aşkın küllerini taşıyorum




dişlerindeki nikotin tadı terkimde




sirenler ve ateş hatları içip




sesini peydahlıyorum kendimden ve kentimden




ıslak ceplerimi buluyorum el yordamıyla





kulaklarımdan bordo denizler dökülüyor




şimdi herkes biraz sen biraz acı




göğsümde bir vagon




gizli sözler batıyor




fırtınalar çıkıyor üstüm




eşakağımdaintihar acemisi bir şairin




delilik provaları




arkandan uluyan kapılardan




söküyorum kokunu




yokluğunu kokluyorum




yokluğunu yokluyorum




çöz gözlerimi senden hadi




ücranda yak bakışımı




gözlerine bekçi sevdam




dünden ve senden kalmayım




içine her düşen




kendi keşfi sanıyor seni




oysa sen




melekleri bile kıskandıracak kadar kendinsin




ve kendini acıtmak istiyorsun




ama güller kendine batamaz




bilmiyor musun"gel" mi diyorsun




herkes kendi gördüğüne bakar




peki hayatın rüzgarında kime yelkeniz




kıpırdamadan duramayız bir aşk boyu




hadi en kanadığımız yerden susalım





8 Mart 2008

8 MART DÜNYA KADINLAR GÜNÜ



Dünya Kadınlar Günü her sene 8 Mart günü kutlanan gün. Dünya Kadınlar Günü'nün ortaya çıkışı hakkında üç ayrı görüş var:

Birinci görüşe göre, 1857'de New York'lu dokuma işçisi kadınlar, düşük ücretleri, on iki saatlik iş gününü ve artan iş yükünü protesto etmek için bir gösteri yürüyüşü yaptılar. Polis şiddet kullanarak yürüyüşü dağıttı.


İkinci görüşe göre, Amerikalı kadınlar 8 saatlik işgünü ve kadınların siyasal hakları için mücadele ederken, Şubat 1908'de Manhattanlı iplik işçisi kadınların grev yapması ve polisin yine şiddet kullanmasıdır.


Üçüncü görüş, 1909'da New Yorklu dokuma işçisi kadınların işten çıkarılmaları protesto etmek için fabrikayı işgal etmeleri, çıkan yangında 129 kadının hayatını kaybetmesidir.


Başlangıcı hangi olay olursa olsun, bu mücadelenin anısına, II. Enternasyonalin 1910'daki Kongresi'nde Clara Zetkin'in önerisiyle, Uluslararası Emekçi Kadınlar Günü olarak ilan edildi. 1910 yılından başlayarak 8 Mart tüm dünyada kadınlar için özel bir anlam taşıdı. Kadınların başkaldırısını simgeledi, birlikte bir güç olmanın, dayanışmanın anlamını bugünlere taşıdı. 1960'lı yıllara dek sosyalistlerin kutladığı bir gün olan, 1960'lı yıllarda yükselen feminizmin etkisiyle tüm kadınların, sadece emekçi olarak değil, hayatın tüm alanlarında, yaşanan ortak ezilmişliği ve mücadeleyi simgeleyen bir gün olarak kutlanıyor. Birleşmiş Milletler de1975'te bugünü "Dünya Kadınlar Günü" olarak ilan etti.

7 Mart 2008

MATEMATİK SORUSU

Matematik sinav sorusu / gercektir.
Lutfen sonuna kadar okuyun.
Soru, Istanbul Üniversitesi Isletme Fakültesinin Isletme Matematigi kitabindan gerçek bir alintidir.

Hiç dokunulmadan ve yorumsuz sekliyle verilmistir:
Kitap Adi: Isletme Matematigi
Yazar: Prof. Dr. Müh. Yilmaz Tulunay
Sayfa: 173
Soru : Amerika'ya lisansüstü çalismalar yapmak üzere giden Mehmet, iki kiz arkadas edinmistir. Bunlar Mary ve Nancy'dir. Mehmet'e göre;

a-) Mary olgun bir kizdir ve klasiklerden zevk almaktadir. Böyle bir yerde onunla 3 saat birlikte olmak 12 dolara mal olmaktadir. Diger taraftan Nancy daha çok popüler eglenceleri yeglemektedir. Onunla böyle bir yerde 3 saat birlikte olmanin maliyeti de 8 dolardir.

b-) Mehmet'in bütçesi gönül islerine ancak ayda 48 dolar ayirmasina olanak vermektedir. Ayrica, derslerinin ve çalisma kosullarinin agir olusundan dolayi, kiz arkadaslarina en fazla ayda 18 saatliksüre ve 40.000 kalorilik enerji ayirabilmektedir.

c-) Mary ile her bulusmasinda 5.000 kalori enerji harcayan Mehmet,Nancy için bunun iki katini harcamaktadir. Eger Mehmet'in Mary ile bulusmaktan bekledigi mutlulugu 6 birim ve Nancy ile bulusmaktan bekledigi mutlulugun da 5 birim oldugunu biliyorsak, mutlulugunu maksimize etmek isteyen Mehmet'in sosyal yasamini nasil planlamasi gerekecektir? Grafik ve cebirsel yoldan bulunuz.

BIR ÖGRENCININ CEVABI: Sayin Hocam, Bu Mehmet serefsizi buradan Amerika'ya lisans üstü çalisma yapmaya gittide herifin s...nin derdi bize mi düstü? Biz burada tahsili birakip kariya, kiza dalsak bizi de böyle ballandira ballandira kitaplara yazarmisin? neyse geçelim sordugunuz sorunun cevabina;

a-) Bi kere bu Mehmet ib....... iki hatuna ayri ayri zaman harcayacak g.. de, para da yok, sikarrrr. Ayrica dünya piyasalarinda saati 100 dolardan açilip minimum 50 dolara kadar düsen tarifeler göz önüne alindiginda, 3 saati 12 dolarlik yada 3 saati 8 dolarlik karilardan hayir gelmez. Muhtemelen Mary 68, Nancy 79 yasindadir ve ikisinin de bugüne kadar yattiklarinin haddi hesabi yoktur.Bu durumda Mehmet'in hem vakit darligi, hem kadinlarin hali, hem de para yoklugu sebepleriyle bu iki o.....yla grup sexi yapmasi gerekir.

b) Mehmet'in bütçesi (bu gönül isi tabirini ben anlamadim)sevismek için ayda 48 dolara yetiyorsa zaten bu o.....çocugunun masturbasyon yapmasi daha uygun olur. Böylelikle iki ay para biriktirip bu çuvallarin yerine dogru dürüst bir kariya ziplar ve ayirdigi 40.000 kaloriyi hakkiyla harcar. Ama siz bu cevabi kabul etmeyeceginiz için söyle cevap verelim; Mehmetin bütçesi 48 dolara yettigi için ancak grup sex yapilacagindan pazarlikla miktar iskontosu alinir ve bütçe rahatlatilir.Böylelikle ayda ayirdigi saati 3 saate bölersek 6 kez yapmis olur ve her sevismede 40.000/6= 6700 (yaklasik) kalori harcar. Bu hayvan bir seferde kesintisiz 3 saat ziplayabiliyorsa zaten Amerikada kalmasi ve buralara dönmemesi hepimiz için hayirli olur.

c-) Mehmet Mary ile her bulusmasinda 5.000 kalori harciyorsa yukaridaki hesaba göre Nancy'ye sadece 6.700 - 5.000 = 1.700 kalori kalir ki bu da Nancy gibi falafos >bir motoru sadece gidiklar. Bu durumda birinden 6, digerinden 5 >birim zevk alan Mehmet'in mutlulugunu maksimize etmesi için kendisini de birilerine d..dürmesi gerekir. Sonuç olarak bu ise alisan Mehmet'in bundan sonraki sosyal yasantisini kasarli bir i.... olarak planlamasi gerekir. Bu sayede ayda 48 dolar tasarruf sagladigi gibi üste para da kazanarak bütçeyi de düzeltir.

Saygilarimi arz ederim
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...
Portakalmavisi bir; hüzünleri dibine kadar yaşamadan terketmeyen, sonrasında da ardına dönüp bakmayan hüzünbaz zamanlar cambazı....

pin

yukarı